İğneada, İstanbul'a 250 km uzaklıkta olmasına rağmen virajlı yolları nedeniyle ulaşım yaklaşık 4 saati bulmaktadır. İstanbul Çevreyolu'na girerek Çerkezköy çıkışını takip edip Saray-Vize-Poyralı ve Demirköy'ü geçtikten sonra İğneada'ya ulaşılmaktadır.
Saray ve Vize köylerini geçtikten sonra manzara eşliğinde yolculuk yapmak çok keyifliydi.
Demirköy'ün girişine gelmeden önce mükemmel manzarası olan bir restaurantta kahvaltı yapmak için durduk. Hem çalışanların ilgisinden hemde doğa manzarası eşliğinde kahvaltı yapmaktan çok memnun kaldık
Demirköy'ü geçtikten sonrada mola verebileceğiniz mekanlar bulunmakta. İğneada'ya girdikten sonra Longoz ormanları karşımıza çıkıyor. Longoz ormanları hakkında bilgi alabilmek adına İğneada merkezine kurulmuş Longoz ormanları tanıtımı için bulunan bir merkez bulunuyor. Ne yapabilirsiniz nasıl gidebilirsiniz diye bu merkezden fikir alabilirsiniz. Ormanın maketi üzerinden size ormanın nasıl oluştuğu, hangi göller bulunduğu ve göllere nasıl gidebileceğinize dair size bilgiler verebilir. Bilgi aldıktan sonra ilk Mert Gölünden başlama kararı alarak Mert Gölü'nün bulunduğu yere ulaştık. Mert Gölü denizle bağlantı kurmuş bir göl. Göl çevresinde balık tutabilir. Bizim gittiğimiz vakit ilkbahar olması sebebiyle elverişli bir hava yoktu. Sis kaplıydı ve Mert Gölü'nü görmekte bile güçlük çektik. İğneada için en elverişli ve keyif çıkarabilecek dönem yaz olduğunu bu şekilde anlamış olduk.
İğneada'nın limanında birçok balık restaurantı bulunmakta. Mart'ın sonunda bu restaurantlar maalesef hizmet vermiyor. Yazın iyi vakit geçirilebileceğiniz oteller de mevzut. İğneada'yı araştırdığımızda Longoz ormanları dikkatimizi çekmişti. İlkbahar olması dolasıyla hayal ettiğimiz orman havasını maalesef alamadık. Yaz aylarında Longoz ormanları iyi bir kamp tatili yapmak, orman havası almak için mükemmel bir seçenek olabilir.
Longoz ormanında şimdiye kadar yırtıcı hayvan olarak ufak bir ayı görülmüş. Yetkililer bu ayıyı yakalayıp mumyalayıp merkezde bulunan Orman Tanıtım Merkezinde sergiliyorlar.